6 Ekim 2015 Salı

Öyle İşte...


Gereksiz bir yaşam, gereksiz bir ömür yaşama tutunacak bir neden aramaktayım bazen...

Yok hayır bu ne bunalım nede başka bir şey bu hayata gelme ve çabalama nedenimiz nedir yaşlanmayı beklemekteyiz sadece dünyaya bizden sonra kalacak bir şeyler bırakmak mı yaşama nedenimiz...

Yaşanacak ve bitecek bu ömür...
Yaşanmışlığı ile kalacak...

Ölenler im, özlemlerim oldu benim...

Ya sonra o acılarda tükendi, bugün sadece bir hatıra, resim çerçevesi bir göz yaşı...

Bana biri hayatta olmanın mantıklı bir açıklamasını yapabilir mi ?!?!


Bu dünyaya gelme nedenimiz sadece bir döngü...

Doğmak, büyümek ,çocuk yetiştirip, ölmek ve sil baştan...


Sonra diyorum ki amaaaaan boş ver gitsin şu kadarcık dünyada yaşa yaşaya bildiğin kadar...
Doyasıya, vur dibine dibine... 





"Bundan yirmi yıl sonra, yapmadığın şeylerden, yaptıklarından daha fazla pişmanlık duyacaksın. Bu yüzden, halatlatını söküp at. Güvende olduğun limandan ayrıl. Yelkenlerini rüzgarla doldur. Araştır. Hayal et. Keşfet".  -Mark Twain- 


Hiç yorum yok: