Kitapta bir Hikaye

Kitapta bir Hikaye olasım geldi birden...

Masamda otururken... solumda demli çayım dışarıda lapa lapa kar yağıyor, Radyoda Toygar Işıklıdan Seni kimler aldı... Eşlik ediyor bana...

Benliğimi... Özlemimi... Gözyaşlarımı karalıyorken kağıda...

Hikaye oluversem'de...
istedikçe tekrar tekrar okusam tekrar geride bıraktıklarımın kokularını içime çeki versem...

Ömür dediğimiz Özlem ilemi geçer...

Yaşamak ne zor şeymiş böyle...

Gereksiz İnsan...

Anlayamadığım onca insan var hayatımdan geçip giden...
Belki de anlamaya çalışmam... Gereksiz...
İnsanlara fazla anlam yüklemeye çalışıyoruz...
Çaba sarf ediyoruz...

Zaman kaybı...

"Gereksiz İnsan" diye çığlığı basasım var bazen...

Bir insan Hayatı Ortalama kaç yıldır ?!?!?! 65 ? 70 ? 75 ?

Bunca yılımı insanları anlamaya çalışarak geçirmek istemiyorum ben...

Yıpranmak...

...Üzülmek...

...Üzmek...

Evet ! Üzdüğümde kesin olmuştur...

Bunun için Özür dilerim...

Anılarıma, geriye gidiyorum ve bir bakıyorum İsmini andığımda yüreğimi sızlatanlar var, nedensiz kırgınlıklar... O kadar anlam yüklediğim, ama beni serçe tırnağım ile gösterilcek kadar bile takmamış olanlar...

Haykırasım var "ama ben seni ne çok sevmiştim"... 

Yok ! Aşk Meşk değil...

Anne-Baba yarısı , Kardeş ve Abi yerine koyduğum...

"Ama ben seni ne sevmiştim"diye içimden geçirip Ateş gibi yanıp kavrulan yüreğime gözyaşım akar buhar olur gider.

"Ölüm" kavramı korkutucu gelmiyor...
İnsanlar o kadar "Kıskanç, fesat ve paracı" olmuşlar ki...
Bir gülücüğün veya sarılmanın anlamını, değerini unutmuşlar... Hayatımıza neler kattığını...

Dünya en değerli şeyleri kaybettiğin yer gibi oluvermiş... Ve sende yavaş yavaş kaybolmaya mahkum olmuşsun...

"Ben Seni oysaki ne çok sevmiştim"

sevgimi hak etmeyenlere...

Bu haftanın özeti...

Nedense bu hafta hiç birşey yapmayarak...

hiç birşeye vakit ayıramadım... mantıklı değilmi :)

Tek çalışmaya vakit ayırabildim... oda zevkten değil... mecburiyetten...

Şu an okuduğum ama bu hafta okumaya fırsat bulamadığım kitabım "Kocan kadar konuş"

kitabımdan şu an için oldukça keyif alıyorum...

Bunaltan hiç bir yanı yok oldukça keyifli ve espirili geçiyor...

Günüme sığdıramadıklarım...

Spor , Örmek ve Okumak
 ama çok özlüyorum , hepsinden azar azar bile olsa günümün akışına
dahil olmalarını istiyorum...

Umarım... haftaya yine alışık olduğum düzene geri dönüş sağlarım...

Kitap Tabiri - Serkan ÖZEL - Kapalı Gişe Yalnızlık

Kitap Tabiri - Serkan ÖZEL - Kapalı Gişe Yalnızlık 

Kitabının Yorumu 

E.V. Mitchell - Cennetin Rengi Tabirimle YouTube'da sizlerleyim :-)

Umarım beğenirsiniz...

YouTube Kanalıma Abone olursanız çok Mutlu olurum...

Birdahaki Paylaşımımda buluşmak üzere...

Kahraman Tazeoğlu ile ilk karşılaşma...

İşten çıktım...

Ve Bursa/Nilüferde (çok sevdiğim Başkanım sayesinde) düzenlenen Nilüfer Kitap Günlerine doğru yol alıyorum oldukça heyecanlıyım...

Severek okuduğum ve okunduğuna inandığım Kahraman Tazeoğlu bir kaç dakika sonra karşımda olacak...

(Yazmayı konuşmaktan daha iyi yapabildiğim ortada)  :-))

Ve çok uzun bir kuyrukta bekleyen Annem el sallıyor yanına gidiyorum önünde bekleyen 4 kişi...
Bana oldukça az zaman kaldı ne diyeceğimi, söze nasıl başlayacağım konusunda tereddütler içerisindeyim...

"Merhaba Kahraman Bey benim Adım Ebru" diyerek dilek elimi uzatıyorum...

Ne komik değil mi... Görseniz inanılmaz kendi ile barışık kendine güvenen ben... 

Nedense hep "Hadi Ebru" denildiğinde bir Panik haline bürünürüm...

Ama sonrasında açılırım... İşte bu yüzdende bu yaptığım iş bana iyi geliyor zorlandıkları mı da başarmam için adeta bir sınav... 

Hayatta meraklı, öğrenmeye de aç olmalı insan daima...

Neyse dönelim konumuza...

"Merhaba Ebru, memnun oldum". İnanılmaz Sempatik bir gülümseme ile cevap verdi Kahraman Bey.

"Rica etsem Kitap Tabiri diye yazabilir misiniz" sözüme başını kaldırarak "Nasıl" diye şaşırmış bir ifade ile yüzüme bakan Kahraman Beye yanıtım gecikmedi tabiki...

"Sosyal alemde Kitaplarla alakalı bilgi paylaşımlarında bulunuyorum..."

"O zaman sen bayağı ÜNLÜsün" diyen Kahraman Bey. "Yok, 3000e yakın takipçim var sadece" (Sadece olurmu ya 3000 yakın cicimi cici takipçilerim var benim, tabiki bunu uzun uzun anlatmak ne mümkün 3000e yakın Kitap meraklısı 3000e yakın secici Takipcim var benim)  :)))

"Bende takip edebilir miyim" diyen Kahraman Beye... (yok hayır ben sırf kendime özel paylaşımlarda bulunuyorum... esprisini ne yapmak isterdim) :)

"Tabi ki çok mutlu olurum". diyerek espiri kabiliyetim ile Şoka uğratmak istemedim :)

"Nasıl oluyor bu Kitap Tabirliği" diyen Kahraman Beye kısa ve Öz açıklama yaparken... ŞOK ilk soru gelir...

"Benim Kitablarımdan hiç yorum yaptınız mı ?".

"Evet.. YouTube Video yaptım hatta"

bir yazar kendi kitabı hakkında senin yorumunu dinleyecek bu nasıl bir hissiyattır... Oldukça dürüst ve tarafsız kendi düşüncelerimi paylaşan ben belki Kahraman Beyin hiç hoşuna gitmemiş bir yorum yapmış olabilirim değil mi :-)

"Umarım iyi yorumlar yapmışsınızdır" diyen Kahraman Beye benim yanıtım "Nasıl hissettiysem onu aktardım Kahraman Bey... tarafsızım..." dedim.

Ve bu Hoş sohbetin ardından fotoğraflar ve vedalaşma faslı...

Yazarların her Kitabı herkesi aynı derecede etkilemeye bilir... bu mümkün...
Kahraman Tazeoğlu bence çok başarılı en büyük başarısıda SEMPATİK duruşu ve İÇTENLİĞİ...

Umarım Mart ayında Bursada gerçekleşecek Fuarada katılır ve orda karşılaşırız...

Geçen yaz...

Fonda Sezen Aksu - Geçen Yaz Şarkısı...

Herşey ne güzeldi değilmi daha ayrılık acısı özlem çökmemişti yüreğime...

Bugün çızırtılı bir parça oluvermiş yokluğun...

Birer birer gider sevdiklerin...

EVET!  Hayat dediğin bu...

Kum saati misali akar gider Ömür...

Sonra her karanlık her şarkı acı verir kendini vurursun boş sokaklara... 

Yaşama tutunacak neden ararsın her gün...

Bir gün ya sen tükeneceksin yada nedenlerin...

Herşey herzaman anca daha güzel olabilir...

İş Hayatı...

İçten bir OOOOfff çektirir bana....

...bu günlerde ne çok yoruldum, kaç gündür Video çekeceğim ama söz en kısa zamanda yeni Videom ile karşınızda olacağım...

Yeni bir İş yerinde çalışmaya başladım... keyfim yerinde...

Nedeni yeni iş Arkadaşarım... 

Şirinmi şirin İş arkadaşlarım var...

...çok çalışıp çokta eğleniyoruz... 

El elle çalışmak...

Takım Ruhu... Ne güzel bir şey...

UNUTMUŞUM !!!

Brezilya dizisini solda sıfır bırakan Şirketten çıkmış olan ben... 

çok iyi bilirim... Çirkin Ruhlu insanları...

Geride bırakıp tamamıyla bir Kitap sevdasına tutulan ben :-)

Kitaplar okuyarak Terapiden geçiyorum... 
Arkamda bırakıyorum kötülükleri ve gülümsemeyi tekrar öğreniyorum adeta...

Herşey BAMBAŞKA olacak... daha GÜZEL... daha HUZURLU... ve...
 daha RELAX....

Okudukça Güzelleşecek Hayat... 

Güzelleşeceğim Ben...

Hayatta en Önemlisi Nedir ?

Gülleryüz...

Dürüstlük...

Huzur...

Aile...

Arkadaşlık...

Dostluk...

Karşılıklı içilen sıçak bir Kahve...

Nazar değmesin...

HERSEY HERZAMAN ANCA DAHADA GÜZELLEŞEBİLİR...

BUNA İNAN... Kİ GÜZELLEŞSİN...

Bugün 01.12.2014

Bugün ne hayırlı ve bereketli bir gün oldu...

Hafta sonu gittiğim Bursa Kitap günlerinde bir kaç yazarla konuşma fırsatım oldu...

Ve bugün yoğun bir ilgi ile karşılaştım bir çok yazar beni takip etmeye başladı hatta Mail hesabım bile ciddi hareketlenme yaşadı...

Çok mutluyum böyle güzel insanlarla karşılaşmak sohbet etmek ne güzel :)))

En kısa sürede güzel bir video ile karşınızda olacağım 😗

Nilüfer Kitap Günleri...

Nilüferli olmak büyük bir ayrıcalıktır...

Bursa - Nilüferde Kitap günleri başlamıştır, büyük Mutluluuuuk :-)

Etkinlik kapsamında düzenlenecek imza günleri ve söyleşiler;

29 Kasım- 07 Aralık Arası Her Gün: Kerem Ayata Parafiks Yayınları 
29 Kasım- 7 Aralık Arası Her Gün: Kemal İnci, Siyah Beyaz Kitap Standı Saat 14:00--18:00 Arası
29 Kasım Cumartesi: Yusuf Koşar, Profil Yayınları Standı Saat 14:00--18:00 Arası
29 Kasım Cumartesi: Mustafa Sadık İncedemir 
29 Kasım Cumartesi: Ali Narçın
29 Kasım Cumartesi: Yusuf Koşar, Profil Yayınları Standı Saat 14:00--18:00 Arası
29 Kasım Cumartesi: Ramis Çınar, Parafiks Yayınları Standı Saat 14:00- 17:00 Arası
29-30 Kasım Cumartesi: Murat Çavga, Parafiks Yayınları Standı Saat 12:00-17:00 Arası
30 Kasım Pazar: Mustafa Tanju Bal 
30 Kasım Pazar: Buket Tahmaz
5 Aralık Cuma: Kahraman Tazeoğlu, Saat 16:00-17:00 Şiir Dinletisi
5 Aralık Cuma: Kahraman Tazeoğlu, Pupa Yayınları Standı Saat 17:00-20:00 
6-7 Aralık: Halil Canda 
6 Aralık: Neslihan Lafçıoğlu, Parafiks Yayınları Saat 12:00- 19:00
6 Aralık Cumartesi: Erdal Sarızeybek, Pupa Yayınları Standı Saat 13:00- 18:00
6 Aralık Cumartesi: Serkan Şengül 
6 Aralık Cumartesi: Babacan Pesenkurdu, Siyah Beyaz Kitap Standı.
6 Aralık Cumartesi: Necati Demirci 
6 Aralık Cumartesi: Bahar Arslan Kızıltan, Pupa Yayınları Standı Saat 16:00-17:00 Arası İmza ve Dinletisi Olacaktır
6 Aralık Cumartesi: Erdal Demirkıran, Kashna Yayınları Standı Saat 14:00--18:00
7 Aralık Pazar: Zafer Köse
7 Aralık Pazar: Erdal Sarızeybek Konferans 15:00-16:00
7 Aralık Pazar: Erdal Sarızeybek, Pupa Yayınları Standı Saat 16:00- 20:00
7 Aralık Pazar: Saadettin Onay, Parafiks Yayınları Saat 12:00- 17:00

33. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı Alışverişlerim...

Umarım beğenirsiniz ve YouTube kanalıma ABONE olursunuz :-)

Çocukken...

İş çıkışı...

...spordayim... yorgun olsam da... kiloları mın farkındayım...

 mecburum...

Yok yok...

 kompleksli değilim...

Her halimle sevmeyi öğrendim kendimi...

mecburdum...

Çocukken ne çok dalga konusu olurdu kilolarım... 

Küçük çocuklar ne kadar acımasız olabiliyor....

Babam öğretti üstesinden gelmeyi... 

Daha Küçükken kırılmış küçük kalbimi avuturdu...

"Unutma Kızım bazı ülkelerde Kilolar Zenginliği Ifade eder "

Dayım ise " Ye kuzum can boğazdan gelir"

Babaannem de "Büyüyünce hepsini atarsın merak etme derdi"

Olmadı be...  

Bak Koşu bandında hala çaba sarf ediyorum...

...neyse...

Kavga dövüş Öğrettim insanlara bana saygı göstermeleri gerektiğini...

En önemlisi Kendimi Sevmeyi öğrendim...

...zor oldu...

Ama sevmeyide ,sevdirmeyi de öğrendim....

Çocukluğuma dönelim...

En sevdiğim...

Annem akşamları bana masallar okurdu uyumam için.... 

(Ruj ve Parfüm kokusu karışımı şahane birşey kokardı annem... Beynime kazıdım o güzel kokuyu) 

O okurdu ben anne kokusunu içime içime çeker hayal eder uykuya dalardım...

Rüyalar aleminde prenses olur... 

sihirli ormanlara girer... 

konuşan hayvanlarla tanışır... eğlenceli şeyler yaşardım...

Gün içersinde elime herhangi bir katalog alır... 

dokunduğum herşeyi satın alırmış gibi yapar Evimi döşerdim... ve yapmacıktan oyunlar oynardım...

Durdum....

...etrafıma baktım...                      

....Bugün....

Herşey o kadar gerçekken...

...yapmacık oluvermiş her şey...

ÜZÜLDÜM...

KIRILDIM...

ÇOKTA YIPRANDIM...

Sarmaya çalıştım yaralarımı...

Geçiyor zaman... 

Ben büyüyorum...

Geçer dedikleri acılar geçmiyor... birinin ardından ,başka biri ekleniyor...

Bir baktım tek mazide kalan çocukluğum "tertemiz bir sayfa"...

Rahmetli Dedem düşer aklıma...

Seni ne çok severdim... 

Koca göbeklim... Noel DEDEM...

Çocukken sanki sen bana istesem gökyüzündeki yıldızları önüme dize bilirmişsin gibi gelirdi...

Şeker çikolata mı... Tzzz... benim DEDEM varya istesem Marketin tümünü satın alır bana...

Hala daha anlatır Babaannem...

Eskiden sahile inerdik dedem ile ,ben bisikletim in arkasına takardım balonlarımı... 

oooohh... gücüme sağlık basardım pedallara.... 

Bir anda çözülüp ucu vermiş balonlarım... 

Arkadan gelen sesler ile gökyüzüne dikmişim gözlerimi... ellerimi gökyüzüne uzatıp... 

" Hoşçakalın Balonlarım " 

diye seslenmişim arkalarından.... Şaşırmış herkez ağlamadığıma....

Bilmiyorlar dı ki benim Dağ gibi DEDEM vardı... onlar özgürce gökyüzüne Kavuştukça... 

Bana tüm Balon standındaki balonları alacak kadar Şahane bir DEDEM vardı.... 

Kahramanım...

Meleğim... Herşeyim...

Yokluğunla... büyümek şart oldu...

Rahat uyu DEDEM...

Söz...

uçup giden Balonlara , eskiden olduğu gibi ellerimi gökyüzüne açıp uğurlayacağım... 

Sana yollayacağım rengarenk balonlarımı...

Seni Seviyorum... Sen çocukluğum... Sen... Bugün Özlemim... Yarınım ve sonrası... 

BÜYÜK INSAN...

Güzel Yorumlar....

Eveeeeet emeğimin Karşılığını yavaş yavaş alıyoruuum...

Takipçilerim ve cevremden aldığım güzel yorumlarla Onurlanıyorum...

İnsan Hayattan ne ister ki...

Maddiyat ne kadar önemli hayatta asıl önemli olan Maneviyat değilmi...

Sizden gelen güzel yorumlarla... günüme Pozitif başlıyorum tüğ gibi hafifliyor gülücükler saçıyorum etrafa...

Ne mutlu oluyorum anlatamam :-) 

Ve...

Kırgınlıkların ardından yaşanan serin bir yaz yağmuru gibi gelir... İçten gelen bir iltifat...

ve seni alır götürür pozitif bir yaşantıya...

çok basit oysaki bir insanı mutlu etmek...

bunun yollarını bilsekte coğumuz...

başka yolları deneriz daima...

...ne üzücü değilmi...

Birlikte mutlu olmak... beraber serinlemek varken yaz yağmurunda...

Oysaki hepmi böyleydik...

Eskilerde arar olduk mutluluğu... Mazide yaşar olduk...

Hepinize teker teker Hoşgörünüz ve sempatiniz için teşekkür ederim...

İyiki varsınız...

En Sevdiğim...

İNDİRİİİİİİİİM !!!! 

dediğin büyük yazılmalı öyle değil mi... 

biz kadınlar için ALIŞVERİŞ bir macera iken İndirimli alışverişin bizim için ne önem taşıdığını erkeklere anlatamayacak kadar...

ZEVKLİ bir şey... 

Ve inanınki ben aldıklarını kesintisiz 5 saat boyunca öve öve anlatan Kadınları biliyorum... 

Bırakın birde İndirimli aldıysa OHOOO.. :-)

Erkeklere bunu anlatmaya hiç gerek yok ... Onlar için kadının yaptığı her alışveriş gereksiz...

Biz olmasak Hayatın/ Dünyanın ne anlamı olurdu...

Biz bir çift Ayakkabıyı bile Aşk ile Anlatabiliriz...

Biz KADINIZ !!! 

Neyse asıl söylemek istediğim...

... Markafonide şu an Kitaplar 10,99 TL !!!

TEK FİYAT...

Kitap Tabiri ;-)

Beni takip etmenin yolları...

Akşam Karanlığı...

Neden akşamları daha çok etkilenmeye müsaitiz acaba...

Bir şarkı... Kitaptan okuduğun bir bölüm... İçini çekersin derin derin....

Ve dökülü verir yüreğinden teker teker eskiye dair anıların..

Bazıları mutlu ama.... çoğu üzüçü Hatıralar canlanır... Başlar efkar basmaya...

Herkes farklı atar efkârını....

...hepsinin yolu aynı....

...baştan sona zarar zihine... Vücuda....

Keşkeleri sıralar durur... Oysaki hayatında olan şükür edebileceğin onca şey varken....

Severiz efkarı kendimize acı çektirmeyi, çünkü Aşkı en yoğun acı çekerken yaşarsın...

İşte tam o yüzden en Sevdiğim... derin yaralar taşıyan romanlar...

Içimden geçti sizlerle paylaşayım istedim...

 

Cansu Tok - Aşk-ı Semazen

Bu işi yaparken en büyük mutluluk budur işte....

Ne tatlı ve sempatik bir yazarsınız  siz Cansu Hanım...

Kitap Tabiri - Cansu Tok Aşk-ı Semazen - Kahraman Tazeoğlu Mavi Ev Kitap Yorumları

Veeeeeeee.....  Bir video daha YouTube yüklendi... Yorumlarınızı çok merak ediyorum...

Az Sayfalı çok etkili iki Kitabın yorumuyla direk sizin evdeyim ;-)

Hafta sonunun ilk günü...

 Yatakta döner durursun.... çalıştığın her günün sabahında çektiğin işkencenin acısını çıkarır gibi....

Sonrasında kalkar Duş, diş fırçalama vs. vs. amaa sonra :-) kahvem için düğmeye basar ve standart turuma başlarım...

1. Durak ev işlerinden en sevdiğim Çamasır Makinama yönelirim çamaşırlar itina ile ayrılır ....

 ( En kokulu çamaşır ilaçlarını alırım ben hep bayılırım... Alışverişte en çok zaman harcadığım dır Çamaşırlarım için alacağım Çamaşır İlaçları ). :-)

neyse konumuza dönelim ;-) ve Caaanım Çamaşır Makinamın ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra Başla düğmesine basar uzaklaşırım... :)))

Ne severim Çamaşır makinamı "Her şeyi temizler" keşke kirlenmiş yürekleride temizlese ya...

2. durak Kahvaltı... "Detaya gerek yok" ;-)

Hem Kahvaltı eder Kahvemi yudumlar hemde Kitabımı okurum şu an okuduğum Mehmet Çoşkundeniz - Aşk Uykusu 19,00 TL...

Neyse dönelim Çamaşır Makinasında yıkanması gereken yüreklere....

Ne kırılmışızdır bugüne kadar ve ne kırmışız dır...

Ben kırıldıklarıma yanarım... 

Anladım kar etmiyor düzeltmek için caba sarf etmekle...

Başladım gönül defterimden silgi ile siler gibi silmeye teker teker...

İzi kalıyor , acısı kalıyor ama ben sildim demekle azda olsa hafifliyorum...

Tiiiye almak diyorlar ya işte aynen o...

Hayatı tiiye alıp... açıp Kitaplarımın bıraktığım sayfasından okumaya başlıyorum...

Bazı Kitaplarda İntikamımı alıyor bazılarında eziliyor, üzülüyorum... 

Ve bazıları ise dünyadan göçüp giden canlarımı anımsatıyor ya... en sevdiğim...

Çoçukluğum.... uçup giden renkli balonlarım... 

Onlar gibi uçup gidiyor yüreğimdeki özlem ve sevgi gökyüzünde ulaşıyor sevdiklerime....

Bir nevi terapi oluyor bana kitaplarım ve sizlerle paylaştığım duygularım...

En acısıdır Özlem duygusu birde kavuşamıyorsa... Kahreder adamı...

Bu yüzden git sarıl yanıbaşında olan sevdiğine her gün her dakika her fırsatta...

Geç olmadan... Kıymetini bil...

Neyse çok duygu yüklü oldu biraz...

Eh Hafta sonunun devamı da ya gezmekle yada tembellik veya ev temizliği , misafirlik le geçer 

değil mi !?!?

Hafta sonunuz Sevgi , Mutluluk ve Huzur dolu geçsin canlar...

Şimdilik benden bu kadar ;-)